{ "title": "Diyaliz", "image": "https://www.diyaliz.gen.tr/images/diyaliz.jpg", "date": "19.01.2024 22:47:00", "author": "Rabia Nurdan Özen", "article": [ { "article": "
Diyaliz Nedir, Böbrek yetmezliğine sahip olan bireylerde, böbrek işlevlerini tam olarak yerine getiremediğinde vücutta fazladan sıvı ve üre gibi zararlı maddeler birikmeye başlar. Bu maddelerin yarı geçirgen bir zar olan membran yani zar aracılığıyla temizlenmesi işlemine diyaliz denmektedir.

Türkiye içerisinde 2005 sonu ve 2006 başları itibariyle yaklaşık olarak 35.000 kişi diyaliz tedavisi ile yaşamlarını sürdürmektedir. Diyaliz tedavisinde sağlanan gelişmeler sayesinde, böbrek yetmezliği çeken hastaların diyaliz tedavisi ile hem hayat süreleri uzamaya başlamıştır hem de hastaların hayat kaliteleri de normale yakın seviyeye gelmiştir. Diyaliz tedavisi öncesinde böbrek yetmezliği hastaları sadece günler veya haftalar içerisinde hayatını kaybediyordu.

Diyaliz işleminde yarı geçirgen bir membran adı verilen zar kullanılır. Bu membrandaki deliklerden sadece küçük moleküller geçebilmektedir. Diyaliz böbrek hastalarına uygulanır. Hastanın kanı, yüzey alanı oldukça geniş olan bir diyaliz membranından geçirilir. Sindirim atıkları, vücuttaki zararlı maddeler, fazla sular bu membrandan geçerler.

Diyaliz Hangi Hastalara Uygulanır?
Diyaliz tedavisi uygulaması başlamadan önce bir hazırlık aşaması bulunmaktadır. Hastanın kanını alıp diyaliz makinesine bağlamak için büyük bir damar yolu açılması gerekmektedir. Bu sebeple hastanın toplardamarı ile atardamarı cerrahi işlem ile birleştirilir. Bu işleme tıp dilinde Arterio – Venöz Fistül adı verilmektedir. Fakat acil olarak diyaliz uygulanması gerekiyor ise damar içine katerizasyon uygulanmalıdır.

İki türlü diyaliz tedavisi bulunmaktadır: Hemodiyaliz ve Periton diyalizi

Hemodiyaliz Nedir?

Hemodiyaliz tedavisi ilk defa Hollandalı bir doktor olan Kolff tarafından 1944 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Özel bir zar ile hastanın kirli olan kanının makine ile temizlenmesi işlemidir. Hemodiyaliz işleminin uygulanabilmesi için ilk önce yeterli kan akışı sağlanmalı, daha sonra ise uygun bir zar ve hemodiyaliz makinesi bulunması gerekmektedir. Yeterli kan akışının sağlanması ise atardamar ve toplardamarın birleştirilmesi ile veya hastada bulunun toplar damara geçici katater koyulmalıdır.

Hemodiyaliz tedavisi, hastadaki böbrek yetmezliği hastalığının şiddetine, ilerleyişine, yaptığı idrar miktarına göre haftada 2 veya 3 kez, 4-6 saat aralıkla uygulanır. Yetersiz olan hemodiyaliz tedavisi hastada ciddi kalıcı hasarlara ve hatta ölüme bile sebebiyet verebilir. Tedavi genellikle hastanelerde veya diyaliz ünitelerinde uygulanmasına karşın, uygun ekipmanlar sağlandığı koşulda evde de uygulanabilir.

Periton Diyalizi Nedir?

İlk defa 1923 yılında Ganter isimli bir hekim tarafından uygulanmaya başlanmıştır.

Periton kelimesi, karın da ve karın boşluğunda bulunan organların etrafını çeviren zar için kullanılan tıbbi bir kelimedir. Periton diyalizinde hemodiyalizden farklı olmak üzere özel periton membranı kullanılmaktadır.

Hastanın beden yapısına uygun olarak belirlenen özel bir solüsyon hastanın karın boşluğuna verilmektedir. Karın boşluğuna uygulanan solüsyonun 4-6 saat bekletilmesi sonrasında yeni bir solüsyon ile değiştirilir. Bu süre içerisinde hastanın kanında bulunan fazla sıvı ve zararlı maddeler solüsyona geçmektedir. Bu işlem hasta tarafından gün içerisinde 4-5 defa tekrarlanır.

Periton diyalizinin uygulanması için 3 adet unsura ihtiyaç duyulur
Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi: Hastanın yapısına uygun, çocuklarda 100-1000 mL; yetişkinlerde 2000-2500 Ml kadar özel periton diyaliz solüsyonu karın boşluğuna uygulanır. Hasta tarafından bu solüsyon günde 4-5 defa, 4-6 saat arayla değiştirilir.

Aletli Periton Diyalizi: Evde makine aracılığıyla uygulanan işleme denmektedir. Hasta uyumadan önce solüsyonu ve seti diyaliz makinasına yerleştirir ve makinayı programlar. Hasta uyurken 8-10 saat boyunca makine karın boşluğuna solüsyonu verir ve kirli kanı boşaltır.
" } ] }